Talipli Köyü´ne Hoşgeldiniz !
  GEÇMİŞ ZAMAN ANILARI
 

           Terzi Hüseyin ÇAMALTI

               Anı;
 Terzi Hüseyin ÇAMALTI'nın 
Sarıkamış Şehidi Amcaları...
 
                Bulancak'ın en eski esnaflarından Terzi Hüseyin Çamaltı, Babası Mahmut'un               kendisine anlattıklarına göre, Doğu cephesinde Ruslar ve Ermenilerle savaşmak üzere  giden (1914) amcalarının hikayesini şöyle anlatıyor: 
 
            "Bizim sülalemiz, Mehdioğulları adıyla anılmaktadır ve bizim ailemiz Talipli köyüne yerleşmiştir. Sülale, Orta Asya'dan Horasan'a giden ilk Türk boylarındandır. Horasan'dan Erzurum bölgesine göç eden sülale sonradan Karadeniz bölgesine inen Türk boyları ile Giresun Görele'ye, oradan da Karadeniz bölgesine dağılmıştır. Dedem Mesut Talipli köyüne yerleşmiştir. 
  Dedemin üç erkek çocuğu Babam Mahmut, Amcalarım Hüseyin ve Ali 'dir. Babam biz küçükken hep anlatırdı. Kardeşleri Hüseyin ve Ali Rus'lar ve Ermenilerle savaşmak üzere Doğu cephesine asker olarak gitmişlerdir.
Ancak öncesinde, Hüseyin Amcam dini eğitim almak için İstanbul'a gitmiş ve 10 yıl burada kalmış. Dini eğitimini tamamlayan Hüseyin Amcam geri döndüğünde Mesut Dedem, "Oğlum dini tahsil yaptı geliyor" diye hazırlıklar yaptırarak Talipli Köyü camiinde mevlitli karşılama töreni yaparak köylüye ziyafet veriyor. 
   Mevlit devam ederken, Hüseyin amcamın geldiğini duyan zaptiyeler köye gelmiş ve Hüseyin Amcamla küçük kardeşi Ali Amcamın asker kaçağı olduğunu ve hemen götüreceklerini söylemişler.
Mesut Dedem askerlere, "Oğlum Hüseyin 10 yıldır İstanbul'da dini eğitim görüyordu. Daha yeni geldi. Eve dahi uğramadan camide yapılan bu törene katıldı. Tören bitiminde birlikte eve gidelim. Birer kahve içeriz. O da evini ocağını görmüş olur. Ondan sonra alır gidersiniz"demiş. Askerler kabul etmiyorlar ve tören bitince Hüseyin Amcamla Ali Amcamı alarak götürüyorlar. Bu onların köylerini son görüşleri olmuştur. En acısı da Hüseyin Amcamın 10 sene sonra geldiği köyünde 200 metre mesafedeki evini bile göremeden bir daha dönmemek üzere gitmesidir.
  Çocuklarından bir daha haber alamayan Mesut Dedem sonradan yaptığı araştırmalarda ancak, oğullarının Doğu cephesine Sarıkamış'a gönderildiklerini öğrenebiliyor. Ve en nihayetinde Hüseyin ve Ali amcamların Sarıkamış'ta şehit düştükleri haberi ve künyeleri geliyor. Tıpkı tüm Giresun'dan giden ve birçoğu bir daha geri dönemeyen diğer Hüseyin ve Ali'ler gibi.  
  Diğer kardeş Mahmut Babam'da yine o dönemlerde askerlik görevini yapmış. Ancak babam cepheye gitmemiş. 12 sene boyunca askerlik yapmış ve kaptan olarak kayıkla Giresun'a erzak taşıma görevini yerine getirmiş. Bu olanlardan yıllar sonra ben dünyaya gelmişim ve Babam büyük abisi Hüseyin'in hatırasını yaşatmak için adını bana vermiş."
 
Böyle anlatıyor Terzi Hüseyin Çamaltı, hiç görmediği hiç tanımadığı amcalarının bu vatan için canları pahasına verdikleri mücadelelerini.
 Şahadet en kutsal rütbedir. Vuruşarak veya donarak şehit olan bu kahramanlar son ana kadar görevlerini yerine getirmişler ve Şahadet mertebesini hak etmişlerdir.
 
 
Ruhları Şad olsun…


 
 
  Sitemizi 25 ziyaretçi (27 klik) ziyaret etti..!
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol